| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
“(Bekleyin çok yakında) Artık rezil ve rüsva edici azabın kime geleceğini ve sürekli azabın (hakaret ve eziyet ortamının) kimlere ineceğini yakından bilecek (ve görecek) siniz.” |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Artık, uğrayanı horhakir edecek azabın kime gelip çatacağını ve daimi azaba kimin uğrayacağını yakında bilir, anlarsınız. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
“Çünkü, yakında siz de öğreneceksiniz, dünya hayatında alçaltıcı azabın kimin başına geleceğini ve öte dünyadaki sürekli azabın da, kimin başına konacağını” |
| Ahmet Tekin Meali |
“Rezil rüsvay edecek bir azâbın kimlerin başına geleceğini, özel, kurtuluşu mümkün olmayan kesintisiz, sürekli bir azâbın kimlerin başına inmesinin vacip hale geleceğini yakında öğreneceksiniz” dedi. |
| Ahmet Varol Meali |
Rezil edici azabın kime geleceğini, kalıcı azabın kimin başına ineceğini yakında bileceksiniz." |
| Ali Bulaç Meali |
'Artık, ilerde bileceksiniz. Aşağılatıcı azab kime gelecek ve sürekli azab kimin üstüne çökecek.' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Artık pek yakında, perişan edecek azabın kime geleceğini ve devamlı bir azabın kimin başına konacağını bileceksiniz.” dedi. |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
İlerde sahibini alçaltıcı bir azabın kime geleceğini ve kimin başına daimi bir azabın yıkılacağını bileceksiniz” dedi. |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
“Rezil edecek azabın kime geleceğini ve sürekli azabın kime ineceğini göreceksiniz!” dedi. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
“Artık yakında siz de öğreneceksiniz, (dünya hayatında) alçaltıcı azabın kimin başına geleceğini ve (ahiretteki) sürekli azabın kimin başına ineceğini.” |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
38,39. Gemiyi yaparken, milletinin inkarcı ileri gelenleri yanına uğradıkça onunla alay ederlerdi. O da: "Bizimle alay ediyorsunuz ama, alay ettiğiniz gibi biz de sizinle alay edeceğiz; rezil edecek olan azabın kime geleceğini ve kime sürekli azabın ineceğini göreceksiniz" dedi. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Artık, geldiği kimseyi rezil eden azabın kime geleceğini, kimin üzerine sürekli bir azabın ineceğini ileride anlayacaksınız. |
| Diyanet Vakfı Meali |
Kendisini rezil edecek azabın kime geleceğini ve sürekli bir azabın kimin başına ineceğini yakında bileceksiniz.» |
| Edip Yüksel Meali |
"Alçaltıcı azabın kime geleceğini ve kimin kalıcı azaba mahkum olacağını yakında bileceksiniz." |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
O perişan edici azabın kime geleceğini ve o sürekli azabın kimin başına ineceğini ilerde bileceksiniz. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
İleride bileceksiniz kime rüsvay edecek azâb gelecek ve daimi azâb başına inecek |
| Hasan Basri Çantay Meali |
«Artık kendisini rüsvay edecek azabın kime gelib çatacağını (bundan başka âhiretdeki) dâim? azabın da kimin başına geleceğini ileride bileceksiniz». |
| Hayrat Neşriyat Meali |
“Artık kendisini (dünyada) rezîl edecek azâbın kime geleceğini ve (âhirette)devamlı bir azâbın kimin başına ineceğini ileride bileceksiniz!” |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Sonra, azabın kime geleceğini ve onunla kimin alçalacağını kesinlikle öğrenecekler. Artık kalıcı bir azap onların üzerine hak olmuştur. |
| Kadri Çelik Meali |
“Aşağılatıcı azabın kime geleceğini ve kime sürekli azabın ineceğini göreceksiniz.” |
| Mahmut Kısa Meali |
“O hâlde bekleyin; bu dünyada alçaltıcı azâbın kime gelip çatacağını ve âhirette sonsuz azâbın kimi sarıp kucaklayacağını yakında göreceksiniz!” |
| Mehmet Türk Meali |
“(Artık) siz, aşağılatıcı azabın kime geleceğini ve (âhirette) sürekli azabın kimin üzerine çökeceğini, yakında öğreneceksiniz.” dedi. |
| Muhammed Esed Meali |
“Çünkü, yakında siz de öğreneceksiniz, [dünya hayatında] alçaltıcı azabın kimin başına geleceğini ve [öte dünyadaki] sürekli azabın da kimin başına konacağını!” |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
Evet, zamanı gelince siz de öğreneceksiniz alçaltıcı bir cezaya kimin çarptırılacağını; dahası, kalıcı bir azaba kimin mahkûm edileceğini.[1730]* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Artık ileride bileceksinizdir ki, kendisini rüsvay edecek azap kime gelecektir ve daimi bir azap kimin üzerine nâzil olacaktır?» |
| Suat Yıldırım Meali |
“Artık rüsvay edecek azabın kime gelip çatacağını, ayrıca âhiretteki daimi azabın da kimin üzerine ineceğini yakında görüp öğrenirsiniz. ” |
| Süleyman Ateş Meali |
Yakında bileceksiniz: İnsanı rezil eden azab kime geliyor, sürekli azab kimin başına konuyor? |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Alçaltıcı azap kime gelecekmiş ve kalıcı azap kime inecekmiş; nasıl olsa yakında öğreneceksiniz” |
| Şaban Piriş Meali |
Birazdan aşağılatıcı azabın kime geleceğini ve kalıcı azabın kimi kuşatacağını anlayacaksınız. |
| Ümit Şimşek Meali |
“Hor ve hakir edici azap kime gelir, sürekli azap kimin başında kalır, yakında bileceksiniz.” |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Rezil eden azabın kime geleceğini, sürekli azabın kimin başına ineceğini yakında bileceksiniz." |
| M. Pickthall (English) |
And ye shall know to whom a punishment that will confound him cometh, and upon whom a lasting doom will fall. |
| Yusuf Ali (English) |
"But soon will ye know who it is on whom will descend a penalty that will cover them with shame,- on whom will be unloosed a penalty lasting:" |