| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Ve (hak ettiği biçimde, kendine layık şekilde) Rabbine boyun eğip, Onun emrini uyguladığı zaman (ki hakikaten böyle olması yaraşır), |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve Rabbini dinleyip itaat ederek sözünü haklayınca. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Rabbinin emrine kulak verip boyun eğdiğinde, zaten ona yakışan da bu idi, |
| Ahmet Tekin Meali |
Rabbine kulak verir duruma geldiği, gerekçeli olarak haddi bildirildiği zaman, insan yaptıklarıyla karşı karşıya gelir. |
| Ahmet Varol Meali |
Rabbine boyun eğip de (kendine layık olan) gerçekleştirildiği zaman, |
| Ali Bulaç Meali |
Ve 'kendi yaratılışına uygun' Rabbine boyun eğdiği zaman; |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Ve Rabbinin emrine boyun eğib de (O'na itaat) gerçekleştirildiği zaman, |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve Rabbinin emrini dinlediği zaman ki göğe yakışan odur. |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
1,2. Gökyüzü parçalara ayrıldığında, tabiatı gereği Rabbine kulak verdiğinde, [737][738]* |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
1,2. Gök Rabbini dinleyip O'na yaraşır şekilde boyun eğdiği zaman, |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
1,2. Gök yarılıp Rabbine boyun eğdiği zaman, ki gök boyun eğecektir. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
1,2. Gök yarıldığı ve Rabbine boyun eğdiği zaman -ki ona yaraşan budur-, |
| Diyanet Vakfı Meali |
1, 2. Gök yarıldığı, Rabbine kulak verip boyun eğecek hale getirildiği zaman, |
| Edip Yüksel Meali |
Ve doğal yapısı gereğince Rabbine kulak verdiği zaman. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Rabbini dinleyip kendisine yaraşır şekilde boyun eğdiği vakit, |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Ve rabbını dinleyip haklandığı vakıt |
| Hasan Basri Çantay Meali |
1,2. Gök yarıldığı, (yarılmakda da) Rabbini dinleyib boyun eğdiği zaman, ki gök zâten buna lâyık olarak yaratılmışdır. |
| Hayrat Neşriyat Meali |
1,2. Gök inşikak ettiği (yarıldığı) ve Rabbi(nin emri)ne kulak verip de, (bu itâate)lâyık kılındığı zaman! |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Gök, Rabbinin çağrısına kulak verir (dinler) ve çağrı gerçekleştirilir (gök parçalanır). |
| Kadri Çelik Meali |
Ve Rabbini dinleyip kendisine yaraşır şekilde boyun eğdiği zaman. |
| Mahmut Kısa Meali |
Ve tabîatına yaraşır bir şekilde, Rabb’inin kudret ve irâdesine boyun eğdiği zaman! |
| Mehmet Türk Meali |
Rabbinin emrini dinleyip, kendisine yaraşır şekilde boyun eğdiği zaman,1* |
| Muhammed Esed Meali |
tabiatı gereği Rabbine boyun eğdiğinde; |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
yani[5633] Rabbine kulak verdiğinde ve sonuç alındığında,[5634]* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve Rabbini dinlediği ve layık kılındığı zaman. |
| Suat Yıldırım Meali |
Ve hep yapageldiği gibi, Rabbinin buyruğunu dinlediği zaman. . . |
| Süleyman Ateş Meali |
Kendisine yaraştığı üzere Rabbini(n buyruğunu) dinlediği zaman! |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Rabbini dinlediği ve görevini yaptığı onaylandığı sırada[*].* |
| Şaban Piriş Meali |
Rabbine boyun eğdiği zaman.. Ki ona yaraşan da budur. |
| Ümit Şimşek Meali |
Ve Rabbinin emrini dinlediğinde—zaten ona bu yaraşır. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ve Rabbini dinleyip de hakkın belirişine araç kılındığı zaman! |
| M. Pickthall (English) |
And attentive to her Lord in fear, |
| Yusuf Ali (English) |
And hearkens(6032) to (the Command of) its Lord, and it must needs (do so);-* |