| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Ve eğer (keşke bilselerdi ki) onların hepsi, toplanmış olarak (kıyamet günü) huzurumuza getirileceklerdir (ve hesaba çekilip cezalarını çekeceklerdir). |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve şüphesiz hepsi de tapımıza getirilmiştir onların. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Ancak onların hepsi, toplanmış olarak huzurumuza getirilmişlerdir. |
| Ahmet Tekin Meali |
Onların hepsi, sadece bizim huzurumuza ihzarlı getirilecek olan topluluklardır. |
| Ahmet Varol Meali |
Ancak onların hepsi muhakkak toplu olarak huzurumuza getirilirler. |
| Ali Bulaç Meali |
Ancak onların hepsi, toplanmış olarak huzurumuza getirilmişlerdir. |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ümmetlerin) hepsi muhakkak toplanıp huzurumuza getirileceklerdir. |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Hâlbuki hepsi de, her şeyleri ile yanımızda hazır ve mahfuzdurlar. (Yokluk ve kaybolmak yoktur. Hıfz ve muhafaza, zerrelerden insanlara kadar, yerden yıldızlara kadar her şeyi kuşatmıştır.) |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
Ancak, onların hepsi huzurumuzda hazır bulundurulacaklardır. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
Onların hepsi de mutlaka toplanıp (hesap için) huzurumuza çıkarılacaklardır. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Hepsi huzurumuza getirileceklerdir.* |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Onların hepsi de mutlaka toplanıp (hesap için) huzurumuza çıkarılacaklardır. |
| Diyanet Vakfı Meali |
Elbette onların hepsi (kıyamet gününde) karşımızda hazır bulunacaklar. |
| Edip Yüksel Meali |
Hepsi toplanıp huzurumuza getirileceklerdir. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Onların hepsi toplanıp, sadece bizim huzurumuza getirilmişlerdir. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Ancak hepsi toplanıp bizim katımıza ihzar edilmişlerdir |
| Hasan Basri Çantay Meali |
(Onların) hepsi de, muhakkak, toptan bizim karşımıza ihzaaren getirilmişlerdir (getirileceklerdir). |
| Hayrat Neşriyat Meali |
(Onlar, mahşer günü) hep birlikte ancak huzûrumuzda hazır bulundurulan kimseler olarak, toplanacak olanlardır. |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Onların hepsi bizim yanımızda hazır bir vaziyette toplanacaklardır. |
| Kadri Çelik Meali |
Ancak onların hepsi, toplanmış olarak huzurumuza getirilmişlerdir. |
| Mahmut Kısa Meali |
Ve eninde sonunda, hep birlikte huzurumuza çıkarılacaklarını düşünmüyorlar mı? Bunun için delil mi istiyorlar? Öyleyse gözlerini açıp etraflarına dikkatlice bir baksınlar. |
| Mehmet Türk Meali |
Çünkü onların hepsi (canları istese de istemese de) huzurumuza toplanıp (âhirette hesaba çekilmek üzere) getirilmişlerdir.1 * |
| Muhammed Esed Meali |
Ve [sonunda] hep birlikte huzurumuzda toplanacaklarını? |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
ama elbet hepsi Bizim huzurumuzda toplanacaklar. |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve hepsi de Bizim indimizde (muhasebe için) mecmuan huzura getirilmişlerdir. |
| Suat Yıldırım Meali |
Hiç kimse hariç kalmamak üzere, hepsi huzurumuza toplanacaklar! |
| Süleyman Ateş Meali |
Ancak hepsi toplandığı zaman huzurumuza getirileceklerdir. |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Ama nasıl olsa bir gün hepsi huzurumuza çıkarılacaktır. |
| Şaban Piriş Meali |
Ve hepsi toplanıp huzurumuza çıkarılacaklardır. |
| Ümit Şimşek Meali |
Sonunda onların hepsi huzurumuzda toplanacaktır. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Ancak herkes toplandığında, onlar da huzurumuzda hazır bulundurulacaklar. |
| M. Pickthall (English) |
But all, without exception, will be brought before Us. |
| Yusuf Ali (English) |
But each one of them all - will be brought before Us (for judgment). |